Hastalar İkinci Kez Randevu Almak Zorunda Kalıyor

TTB Başkanı Dr. Alpay Azap, televizyon programında merak edilen soruları yanıtladı ve eski Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca döneminde uygulamaya konulan Onaylı Randevu Sistemi’nin hastaları mağdur ettiğini belirtti.

Azap, “Onaylı Randevu Sisteminin başarılı olmasını çok beklemiyorduk. Çünkü kışkırtılmış bir sağlık hizmeti talebi var. Hekimler olarak biz kısa randevu süresi içerisinde hastayı sonuçlandıramıyoruz. Hasta bir daha gelmek zorunda kalıyor. Tetkik isteyip gönderiyorsunuz, sonucuyla tekrar çağırıyorsunuz. Hasta memnun kalmıyor çünkü hastayı en çok memnun eden şey, bir hekimle olan ilişkisinde diyalogdur, hekimin ona bilgi vermesidir. O kadar kısa süre içerisinde bu bilgiyi verme şansınız çok yok,” dedi.

Randevu Süreleri ve Hastanelerin Yükü

Azap, Dünya Sağlık Örgütü’ne göre bir hastayı değerlendirmek için ideal sürenin en az 15 dakika olduğunu belirterek, “Randevu sürelerinin en az 15 dakika olması gerektiğini savunuyoruz. Bu yapıldığı takdirde hastaların sorunu çözülecektir. Hem hasta memnuniyeti artacak hem de hasta tekrar doktora başvurma ihtiyacı hissetmeyeceği için hekimlerin ve hastanelerin üzerindeki randevu yükü azalacaktır,” ifadelerini kullandı.

Hekim ve Sağlık Çalışanlarının Emeği

Dr. Azap, hekim ve sağlık çalışanlarının emeğinin değerinin anlaşılmasını sağlamaya gayret edeceklerini vurguladı: “Biz hekim emeğinin, sağlık çalışanlarının emeğinin değerinin anlaşılmasını sağlamaya gayret edeceğiz. Yaşadığımız pek çok sorunun altında temel olarak bu yatıyor. Olay sadece maddi olarak verdiğinizin karşılığını almanız değil. Türkiye’de pek çok çalışan zaten emeğinin karşılığını alamıyor. Biz emeğimizin maddi olarak karşılığını alamıyoruz ama daha kötüsü son yıllarda biz artık manevi olarak da verdiğimizin karşılığını çok alamıyoruz.”

Manisalı Hekimler Ayakta: Sağlık Bakanı’na İstifa Çağrısı Manisalı Hekimler Ayakta: Sağlık Bakanı’na İstifa Çağrısı

Sağlık Sisteminde Mutsuzluk ve Yabancılaşma

Azap, sistemin hekimleri daha fazla çalışmaya ve çok daha fazla sayıda hasta bakmaya zorladığını belirterek, “Randevuları hızlandırıyor, sıkıştırıyor. 10 dakikada bir hatta daha kısa sürede bir hastayı değerlendirip tanı koymanız, doğru tedavisini planlamanız, bir de üstelik hastaya ayrıntılı bilgi verip iyileşmesi ve bir daha hastalanmaması için bilgilendirmeniz bekleniyor. Bunu yapamadığınız zaman, yaptığınız işin olumlu sonucunu göremediğiniz zaman bu hekimlerde de büyük bir mutsuzluğa, yabancılaşmaya ve yaptığı işe karşı bir küskünlüğe neden oluyor,” şeklinde konuştu.