Milyonlarca memur ve emeklinin merakla beklediği Aralık ayı enflasyon rakamları açıklandı. Aylık bazda yüzde 2,93, yıllık bazda ise yüzde 64,77 olarak belirlenen enflasyon verilerinin ardından memur maaşlarına etki edecek enflasyon farkı ve yüzde 15 toplu sözleşme zammıyla nihai zam oranı yüzde 46,25 olarak hesaplandı.
Memur-Sen Başkanı Ali Yalçın, bu gelişmelere tepki gösterdi. Yalçın, ilk açıklamasında, "Aralık ayında enflasyonu baskılayalım, Ocak ayında zamları yansıtalım" anlayışının maalesef galip geldiğini belirterek tepkisini dile getirdi. Ayrıca, gelir vergisi oranlarının yüzde 15'e sabitlenmesi gerektiğini ifade etti.
Yalçın, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada;
"TÜİK tarafından Aralık ayı enflasyon oranı %2,93 ve yıllık enflasyon %64,77 olarak açıklandı. Kamu görevlileri ile emeklilerinin 2024 Ocak maaş ve ücretlerine yansıyacak enflasyon farkı %29,78 olarak belirlendi.
Kamu Görevlileri Hakem Kurulu Kararı gereği; Ocak ayında maaş ve ücretlere yapılacak %15 artış ve enflasyon farkı ile birlikte kamu görevlileri ve emeklilerine toplamda %49,25 artış yapılacak.
Bu durumda en düşük kamu görevlisi maaşı (bekar) 30,910 TL iken en düşük kamu görevlisi emeklisi maaşı ise 14.700 seviyelerinde olacaktır.
"KAMU GÖREVLİSİ EMEKLİLERİNİN HAKLI BEKLENTİSİ GÖRÜLMELİ"
En düşük kamu görevlisi emekli aylığı ile en düşük kamu görevlisi maaşı/ücreti arasındaki oran %47,5 olarak gerçekleşti. Görev aylığı ile emekli aylığı arasındaki bu büyük farklılık kapatılmalı, öncelikle 8.077 TL ilave ödeme emekli kamu görevlilerine yansıtılmalı, kamu görevlisi emeklilerinin haklı beklentisi görülmeli ve sesleri duyulmalıdır.
MAAŞLARA ZAM GELMEDEN BÜTÜN ÜRÜNLER ZAMLANDI
2024 yılında uygulanacak Asgari Ücret 11.402 TL’den 17.002 TL’ye yükseltildi. Asgari ücrete yapılan %49’luk artış, çalışanların haklı beklentilerinin görüldüğünün olumlu göstergesidir.
Asgari ücretli zamlı maaşını Şubat ayında, kamu görevlilerimiz ise 15 Ocak'ta alacakken, Aralık ayında fiyatları baskılayarak enflasyonu düşük gösterme gayretinde olan piyasa yöneticilerinin “Aralık ayında enflasyonu baskılayalım, Ocak ayında zamları yansıtalım” anlayışının galip geldiği maalesef bir kez daha görülmüştür.
Yılbaşı gecesinden itibaren sermaye/piyasa yöneticilerinin “Giderler artmadan gelirleri artırma” rekabetinin sonucunda etiketleri değiştirme yarışına şahit olduk.
Gelirler 6 ayda bir defa artarken, önümüzdeki 6 ay boyunca giderleri anlık olarak ürünlere yansıtacak sermayedarlar; arz-talep dengesi kadar hakkaniyet/vicdan terazisini de kontrol etmelidir.
"GELİR VERGİSİ ORANLARI YÜZDE 15’E SABİTLENMELİ"
Asgari ücretin 17.002,12 TL olarak belirlenmesi ile birlikte; Gelir Vergisi muafiyeti 2.550,32 TL Damga Vergisi Muafiyeti ise 151,82 TL oldu.
Gelir vergisi matrahları da %58,46 yeniden değerleme oranı kadar artarak; %15’lik dilim 110 Bin TL, %20’lik dilim 230 Bin TL, %27’lik dilim ise 580 Bin TL olarak belirlenmiştir.
Asgari ücretin bile 6–7’nci ay itibariyle %20’lik dilime girdiği sistemde; başta sözleşmeli personel olmak üzere kamu görevlileri yıl ortasından itibaren önemli ölçüde vergi ödeyecektir.
Asgari Ücret tutarı kadar gelir vergisi muafiyetine bir adım daha eklenerek, kamu görevlilerinin gelir vergilerinin %15’e sabitlenmesi, alım güçlerinin korunması, kayıplarının önlenmesi gerekmektedir."