Ancak bu sıradan bir hediye paketi değildi. Kargonun içinde, 6 Şubat depreminde Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi ek binasının enkazında can veren 72 kişinin adı yazılı 72 kefen vardı. Bu kefenler, depremin ardından yaşanan ihmallerin ve sorumsuzlukların bir simgesi olarak gönderildi.

Depremde Kaybettiği Eşinin Ardından Adalet Arayışı

Hastane binasında eşi Asiye Gül'ü kaybeden Abdullah Gül, dönemin Sağlık Müdürü Mustafa Hambolat hakkında soruşturma izni vermeyen Vali Masatlı’ya tepkisini göstermek için bu kefenleri yolladı. Gül, bu hareketiyle "kefensiz yatan şehitlerimizin kefenleriyle baş başa bırakmak" amacı güttüğünü belirtti.

İhmal ve Eksiklikler Zinciri: Deprem Öncesi ve Sonrası

Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin 'A' bloğu, depremin olduğu 6 Şubat günü tamamen yıkılmış ve 72 kişi hayatını kaybetmişti. İki çocuk annesi hemşire Asiye Gül de bu felakette hayatını kaybedenler arasındaydı. Abdullah Gül, hastanenin yıkılmadan önce ya da en azından güçlendirilmesi gerektiği halde açık tutulduğunu savunarak yetkililerden şikayetçi olmuştu.

Hastanede Bıçaklı Saldırgan Dehşeti! Personel Kendini Odalara Kilitledi! Hastanede Bıçaklı Saldırgan Dehşeti! Personel Kendini Odalara Kilitledi!

Valilik Soruşturma İzni Vermedi, Tepkiler Çığ Gibi Büyüdü

Hatay Valiliği, Mustafa Hambolat hakkında soruşturma izni vermediğini açıkladı. Valilik, binanın 2012'de yapılan ilk deprem tetkiklerinden beri güçlendirilmesi gerektiğinin bilindiğini ancak gerekli ödeneklerin sağlanmadığını belirtti. Yeni hastane 2016'da açılmasına rağmen ek binanın ihtiyaç nedeniyle açık tutulmaya devam edildiği ifade edildi.

İhmalin Sorumluları Kim?

Valiliğin bu kararı, Hambolat’ı sorumsuz ilan ederken, devletin bu süreçteki ihmalkarlığını da gözler önüne seriyor. Binanın güçlendirilmesi için gerekli ödenekleri sağlamayanların kim olduğu ise merak konusu. Abdullah Gül, PTT önünde yaptığı açıklamada, "Günün şartları bir insan canından kıymetli mi?" diye sorarak adalet talebini yineledi. Hambolat’ın AK Parti’den milletvekili aday adayı olması ve sonrasında milletvekili listesine alınmaması ise olayın siyasi boyutunu gözler önüne seriyor. Gül, yaşanan bu ihmallerin peşini bırakmayacağını ve adalet arayışına devam edeceğini belirtti.