2018'deki %70 ihale şartnamesi nedeniyle mağduriyet yaşadıklarını belirten işçiler, alın terlerinin yok sayılmasına tepki gösteriyor ve kadro taleplerinin karşılanmasını bekliyor.
"Malzeme Değil, İşçiyiz"
Yemekhane çalışanları, kadroya geçiş sürecinde kendilerinin "malzeme" olarak nitelendirilmesini büyük bir haksızlık olarak değerlendiriyor. "Biz alınan malzeme değiliz, emeğiyle çalışan işçileriz!" diyen çalışanlar, kamuda benzer işi yapan diğer personelin kadroya geçtiği halde, kendilerinin bu haktan mahrum bırakıldığını ifade ediyor.
"Çalışma Koşulları Eşitlenmeli"
Taşeron işçiler, hastanelerde temizlik ve güvenlik kadar gıda hizmetinin de önem taşıdığını vurgulayarak, kadrolu çalışanların sahip olduğu sosyal haklar ve ikramiyeler gibi ek gelirlerden mahrum bırakıldıklarını belirtiyorlar. "Sadece asgari ücretle, 17.002 TL maaşla çalışıyoruz. İş güvencemiz yok!" diyerek, eşit koşullarda çalışmayı talep ediyorlar.
Sosyal Medyadan Seslerini Duyurmaya Çalışıyorlar
Çalışanlar, sosyal medya üzerinden düzenledikleri etkinliklerle başta Cumhurbaşkanlığı ve CİMER olmak üzere yetkililere sesleniyor. "Aynı kamuda eşit hak istiyoruz. Sessiz çığlığımıza ses olmanızı bekliyoruz," diyerek mağduriyetlerinin giderilmesini talep ediyorlar.
Meclis Açılırken Umutlar Yeniden Canlandı
Meclis’in açılmasıyla birlikte taşeron işçilerin kadro taleplerinin yeniden gündeme gelmesini bekleyen yemekhane çalışanları, yetkililerden müjdeli haberler almak istiyor. Kadro hakkı için mücadelelerine devam eden işçiler, adalet ve eşitlik arayışında kararlılıklarını sürdürüyor.