Kahveci, “Ücretlilerin alım gücünü artırmanın en etkili yolu refah payıdır. Buradan kastımız, enflasyondan arındırılmış bir refah payıdır” dedi.
2024 yılı enflasyon rakamlarının açıklanmasının ardından, 4 milyon memur ve 2,5 milyon memur emeklisinin 2025 yılı ilk altı aylık dönemindeki maaş artış oranının yüzde 11,54 olarak belirlendiğini hatırlatan Kahveci, bu oranın yüzde 6’sının toplu sözleşme, yüzde 5,54’ünün ise enflasyon farkından oluştuğunu belirtti.
“Enflasyon Farkı Zam Değil, Kayıpların Telafisidir”
Kahveci, enflasyon farkının zam olarak görülmemesi gerektiğini ifade ederek, bunun çalışanların kayıplarını telafi eden bir uygulama olduğunu dile getirdi. Ayrıca, memur ve memur emeklilerinin maaşlarına refah payı talebini iletmek üzere Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’dan randevu talep ettiklerini açıkladı.
“Hükümet, 2022’de yüzde 2,5, 2023’ün Ocak ayında ise yüzde 13,5 oranında refah payı uyguladı. Ancak yüksek enflasyon nedeniyle bu oranlar yetersiz kaldı. Enflasyon kadar zam, sıfır zamdır. Refah payının artık kalıcı hale gelmesini istiyoruz” dedi.
“Vergi Oranları Yüzde 15’te Sabitlenmeli”
Kahveci, çalışanların bir diğer önemli sorununun yüksek gelir vergisi dilimleri olduğunu belirterek şu açıklamalarda bulundu:
“Çalışanlar vergi konusunda ciddi dezavantajlarla karşı karşıya. Gelir vergisi sisteminde az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmalı. Ancak bugün, Ocak ayında yüzde 6 zam alan bir çalışan, Nisan ayında yüzde 20’lik vergi dilimine giriyor ve yıl sonunda maaşı azalıyor. Bu, çalışanlar için sürdürülemez bir durum. Talebimiz, gelir vergisi oranlarının yüzde 15’te sabitlenmesidir.”
“OVP Hedefleri ve Maaş Artışları”
Orta Vadeli Program’da (OVP) ve Merkez Bankası tarafından hedeflenen enflasyon oranlarının, 2025 maaş artışlarının altında kalmasına dikkat çeken Kahveci, bu durumun kamu çalışanlarının alım gücünü düşürdüğünü belirtti. Kamu-Sen’in taleplerinin, hem ekonomik istikrarı hem de çalışanların refahını sağlama açısından kritik bir öneme sahip olduğunu vurguladı.
