Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, çalışanların yarısının asgari ücretli olduğunu hatırlatan Arslan, “Çalışanlar, asgari ücreti asgari düzeyde değil, geçim ücreti olarak görüyor” dedi.
“Asgari Ücret Sistemi Kapsayıcı ve Katılımcı Değil”
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısına itiraz ettiklerini belirten Arslan, “Bu yapıdan sağlıklı bir asgari ücret belirlenemez. Hükümet, işveren ve işçi taraflarının eşit temsil edilmesine rağmen, hükümetin işverenlerle iş birliği yaptığı durumda çalışanların lehine bir sonuç çıkmıyor. Bu durum, antidemokratik ve kapsayıcı değil” şeklinde konuştu.
Vergi Kaçakçılığına Teşvik Ediyor
İşverenlerin asgari ücreti vergi dışı bırakmak adına çalışanlarını asgari ücretle gösterdiğini, fazla ödemeleri ise elden yaptığını belirten Arslan, bu uygulamanın kayıt dışılığı artırdığını vurguladı.
“Emekli Maaşı ve Asgari Ücret Farkı Kabul Edilemez”
Asgari ücret ile emekli maaşı arasında 8 bin liralık fark olduğuna dikkat çeken Arslan, bu durumun çalışanlarda hayal kırıklığı yarattığını söyledi. “Memur ve emekli maaşlarına yapılan artışların, asgari ücretlilerinkinin çok altında kalması kabul edilemez. Bu eşitsizlik, çalışanların motivasyonunu olumsuz etkiliyor” ifadelerini kullandı.
“Hızlı Çözümler Gerekli”
Arslan, hayal kırıklıklarının giderilmesi için zaman kaybedilmeden harekete geçilmesi gerektiğini belirterek, yeni bir düzenleme yapılması çağrısında bulundu. “Asgari ücretin sadece bir geçim ücreti değil, adil bir yaşam standardı sağlaması gerektiğine inanıyoruz” dedi.
