Sürecin, müdürün yetkilerinin elinden alınarak başlaması ve ardından odasının değiştirilmesiyle devam ettiği öne sürüldü. Ayrıca, hakkında çeşitli tutanaklar tutulup soruşturma açıldığı ve hukuki süreç tamamlanmadan sözleşmesinin feshedildiği iddialar arasında yer alıyor. Konuyla ilgili "Başhekimin Mesajı Olay Oldu: Küçümseyici İfadeler Tepki Çekti" başlıklı haberimiz hem yerelde hemde ulusalda geniş yankı buldu.
Görevden Alınma Süreci ve Tartışmalar
İddialara göre, Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü’nün görevden alınmasının ardından hastanede yoğun bakım ünitesine görevlendirilmesi dikkat çekti.
Bununla birlikte, Isparta Şehir Hastanesi’nin resmi sosyal medya hesabından Başhekim tarafından yapılan açıklamada, söz konusu yöneticinin küçümsendiği ve itibarsızlaştırıldığı öne sürüldü.
Bu açıklama, meselenin bir kişisel husumete dayandığı yönündeki iddiaları güçlendirirken, yönetim anlayışının kurumsal çerçevenin dışına çıktığını gözler önüne serdi.
Bu açıklamanın üzerine ilk tepki Ak Parti önceki dönem milletvekili Recep Özel'den geldi. Özel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda; "Bir Başhekim, bir idareci böyle bir paylaşım yapabilir mi ya? Siz hangi dönemde başhekimlik yaptığınızın farkında değilsiniz herhalde.
Bu İroni özelliğinizi başka alanlarda gösterin. Paylaşımı yapmışsınız bu eleştirimi paylaşımınızın altına yapacaktım , yoruma kapattığınız için buradan yapıyorum.
Kendinize gelin kendinize!....." diyerek tepki gösterdi.
Sözleşmeli Yöneticilikte Liyakat Tartışması
Bu olay, sözleşmeli yöneticilik sisteminin liyakat ve ehliyet kriterlerine uygun işlemesi gerektiği yönündeki eleştirileri bir kez daha gündeme getirdi. Devlet kurumlarının, kişisel hesaplaşmalar veya menfaat gruplarının etkisi altında yönetilemeyeceği vurgulanırken, hastanenin resmi sosyal medya hesaplarının bu tür paylaşımlar için kullanılamayacağı konusunda yetkililere çağrı yapıldı.
Yetkililere Acil Müdahale Çağrısı
Isparta’daki kamu idaresi ve Sağlık Bakanlığı’na, yaşanan bu olayın detaylarını incelemeleri ve sürece müdahil olmaları yönünde çağrılar yapılıyor.
Böyle bir yönetim anlayışının, hem hastanenin kurumsal itibarına hem de sağlık hizmetlerine zarar vereceği görüşü kamuoyunda geniş yankı bulmuş durumda.
Sağlık çalışanları ve kamuoyu, yaşanan sürecin şeffaf bir şekilde değerlendirilmesini ve sağlık yönetiminde adaletin sağlanmasını talep ediyor.