Olayın perde arkası, geçtiğimiz günlerde Adana, Adıyaman ve Mersin'de yaşanan hekim intiharları ile sarsılan sağlık camiasını daha da üzdü. Pamukkale Üniversitesi Hastaneleri'nde pediatri asistanı olarak görev yapan 30 yaşındaki O.K.A., ilaç içerek yaşamına son vermek istedi.

Genç hekim, önceki gün işe gelmediği için mesai arkadaşları tarafından telefonla ulaşılmaya çalışıldı. Telefonu cevap vermeyince, arkadaşları durumu polise bildirdi. Polis ekipleri, genç hekimin evine geldiğinde kapıya yanıt alamadı. Çilingir yardımıyla içeri girdiklerinde ise O.K.A.'nın hareketsiz yattığını gördüler.

Olay yerine çağrılan sağlık ekipleri, ilk muayenede genç hekimin hayatta olduğunu belirledi. Hemen Pamukkale Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırılan O.K.A., acil müdahale ile hayatta tutulmaya çalışılıyor.

Gece geç saatlerde yapılan incelemelerde, O.K.A.'nın psikolojik rahatsızlığı nedeniyle kullanılan reçeteli bir ilaç olan 'ritalin'den 60 adet içtiği ortaya çıktı. Genç hekimin yoğun bakım servisinde tedavisi devam ediyor. Ancak durumu ciddiyetini koruyor.

O.K.A.'nın, sadece iki ay önce Tıpta Uzmanlık Sınavı'nı geçerek pediatri asistanlığına atanmış olduğu belirtildi. Bu son olay, sağlık camiasındaki psikolojik zorluklar ve stresin üzerine bir kez daha düşünülmesine sebep oldu.

‘Hekimler Mutsuz, Geleceğe İnancını Yitiriyor’

Olayın ardından Denizli Tabip Odası Başkanı Fazıl Necdet Ardıç da genç hekimin sağlık durumuna ilişkin bilgi aldı. Yoğun bakım servisinde olduğunu kaydederek durumunu takip ettiklerini belirtti.

Türkiye’de hekimler arasında yurt dışına gitmeyi düşünenlerin sayısının her geçen gün arttığını, benzer bir artışın da intiharlarda görüldüğünü belirten Ardıç; “Türkiye’de yurt dışına giden hekimlerin sayısı yılda 2 binlere ulaşıyor. Bu durum özellikle genç hekimler arasında çok yaygın. İntihar olaylarında da sayılar o kadar arttı ki artık takip edemiyoruz.

Bu hem hekimlik mesleğinin şartları ile hem de genç neslin mutsuzluğu ile ilgili olduğunu düşünüyoruz. Mutsuzluğun kaynağı ileride iyi bir yere gelebileceğine inanmıyor olması. Endişe verici bir durum. Hem aileler hem de camiamız için bu kadar çok yetişmiş insanın bu tür tercihlere sapması endişe verici” ifadelerini kullandı.