Bildiride, sendikal örgütlülüğün teşvik edilmesinden, ekonomik büyümeden hak edilen payın alınmasına kadar birçok talep yer aldı. Kamu Çerçeve Protokolü'nde yer alan taleplerin tam olarak karşılanması ve sürecin bir an önce tamamlanması da bildiride önemle vurgulandı.
Ayrıca, daha adil bir vergi sistemi getirilmesi ve bireyi esas alan düzenli asgari gelir yardımı sisteminin kurulması da talepler arasındaydı. Kadına yönelik şiddet ve tacizin son bulması, ILO C190 sayılı sözleşmenin onaylanması, afetlere hazırlık, müdahale ve yeniden inşa konusuna da dikkat çekildi.
Bildiride, "HAK-İŞ olarak Türkiye'nin geleceği, istikrarı, huzur ve güveni için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz." vurgusu yapılarak, Türkiye için tarihi bir öneme sahip Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekilliği seçimlerinin hayırlara vesile olması temennisinde bulunuldu.
"Milli gelirden, ekonomik büyümeden ve refah artışından hak ettiğimiz payı almak istiyoruz"
Bütün çalışanları ve toplu sözleşme düzenini koruyacak, çalışanların aileleriyle insanca yaşamasına imkan tanıyacak ücret düzenlemelerinin yapılması talebinin yer aldığı bildiride, Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun yapısının katılımcı bir anlayışla yeniden belirlenmesi istendi.
Bildiride, "Milli gelirden, ekonomik büyümeden ve refah artışından hak ettiğimiz payı almak, insanı merkeze alan daha adil ve sürdürülebilir bir ekonomi, bireyi esas alan düzenli asgari gelir yardımı sisteminin kurulmasını, emekli aylığı alt sınırının asgari ücret düzeyine yükseltilmesini, tüm emekçilerin ücretlerinin enflasyona karşı korunmasını talep ediyoruz." ifadeleri kullanıldı.
Vergi oranlarının düzenlenmesi ve kriz sürecinde tüm ücretlilerden alınan vergi oranının yüzde 10 olarak belirlenmesinin talep edildiği bildiride, aile yükümlülüklerini dikkate alan bir vergi sistemi, kapsam dışında kalan işçilerin kadroya alınabilmesine imkan sağlayacak bir düzenlemenin yapılması, kadroya geçen işçilerin tayin, becayiş haklarının verilmesi, bütün kamu çalışanlarının Kamu Çerçeve Protokolü'ne dahil edildiği bir model, 6772 sayılı kanun uyarınca ilave tediye alamayan belediye şirketlerinde çalışanların da kamu işçilerinin kapsamına dahil edilmesi talepleri yer aldı.
İş kazası ve meslek hastalıklarının yaşanmadığı bir çalışma hayatının, kayıt dışı istihdamın ve çocuk işçiliğinin önlenmesinin, işsizlik oranlarının düşürülmesinin ve 4857 Sayılı İş Kanunu'nun işgücünün değişen şartlarına uygun iş güvencesi ve sendikalaşmayı güçlendirecek şekilde güncellenmesi gerektiğine dikkat çekilen bildiride, esnek çalışmanın, insana yakışır iş çerçevesinde ele alınması, kıdem tazminatının şarta bağlı olmaksızın uygulanması, kıdem tazminatına erişimin kolaylaştırılması ve güvence sağlanması da istendi.