İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’nda eğitim gören 10 asistan doktordan 7’sinin kadın olması, kadınların bu alana ilgisinin arttığını gösteriyor.
Delilden Gerçeğe Uzanan Yolculuk
Adli tıp uzmanı adayları, Tıpta Uzmanlık Sınavı’nı (TUS) kazandıktan sonra dört yıl süren yoğun bir eğitimden geçiyor. Otopsiden çocuk ruh sağlığına, patolojiden kriminal incelemelere kadar birçok alanda eğitim alan doktorlar; suç mahallerinden delil topluyor, ölüm nedenlerini belirliyor ve mahkemelere bilimsel rapor sunuyor.
Kadın doktorlar, hem laboratuvar ortamında hem de olay yerinde titiz bir çalışmayla kanıtları değerlendirerek, yargı süreçlerine ışık tutuyor. Görevlerini tamamlayan asistanlar, Türkiye’nin dört bir yanındaki adli tıp kurumlarında uzman olarak görev alacak.
“Kusursuz Cinayet Yoktur”
Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tokdemir, her temasın bir iz bıraktığını vurgulayarak, “Kusursuz cinayet diye bir şey yoktur. Katilin olay yerinde iz bırakmaması neredeyse imkânsızdır. Yeter ki deliller karartılmasın ve nitelikli uzmanlar görevde olsun” dedi. Tokdemir, kadın doktorların özellikle şiddet mağduru kadınlarla empati kurma konusunda önemli bir avantaj sağladığını belirtti.
“Otopsi, Bir Bulmacayı Çözmek Gibi”
Asistan doktor Ece Ergün, adalet duygusu güçlü olduğu için adli tıbbı seçtiğini ve otopsi süreçlerini “bir bulmacayı çözmeye” benzettiğini söyledi. Ergün, otopsinin tekrarı olmayan bir işlem olması nedeniyle her aşamanın dikkatle yürütülmesi gerektiğini belirtti.
Asistan doktor Esra Erbak da adli tıbbın bilimle adalet arasında köprü kurduğuna inandığını ifade etti. Yaptığı işin çevresinde zaman zaman şaşkınlıkla karşılandığını belirten Erbak, “Zamanla insan bazı şeylere alışıyor. Ama işin ciddiyetini hiçbir zaman unutmuyorum” dedi.
“Her Vaka Yeni Bir Öğrenme Alanı”
Uzmanlığını tamamlayan ve Ağrı Patnos Adli Tıp Şube Müdürlüğü’ne atanan Seda Özbay ise adli tıbbın her gün yeni bilgiler gerektiren dinamik bir alan olduğunu vurguladı. “Her vaka bizi sınırımıza getiriyor. Yeni şeyler öğrenmek zorundayız. Bu yüzden öğrenmeye açık olan herkesi adli tıbba davet ediyorum” diye konuştu.
Kadın adli tıp uzmanları, yalnızca bilimsel bilgi ve teknik yetkinlikleriyle değil, aynı zamanda toplumsal duyarlılıklarıyla da adaletin görünmeyen kahramanları arasında yer alıyor.
