Birçok fakültede öğrencilere yetecek kadar kadavra bulunmadığı için eğitimler, maketler veya ithal edilen kadavralar üzerinden sürdürülüyor. Ancak uzmanlar, tıp eğitiminde kadavranın en önemli materyal olduğunu vurgulayarak bu eksikliğin ciddi sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekiyor.
İthal Kadavra Çözüm Mü?
Türkiye’de yeterli bağış olmaması nedeniyle kadavra ihtiyacı ithalat yoluyla karşılanıyor. Ancak ithal kadavraların fiyatları 15 ila 25 bin dolar arasında değiştiğinden, bu yöntem de her fakülte için sürdürülebilir bir çözüm olamıyor.
Uzmanlardan Açıklama: "Kadavrasız Eğitim Yetersizdir"
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Deniz Demiryürek, ideal eğitim için 10 öğrenciye bir kadavra düşmesi gerektiğini ancak Türkiye’de bu standardın sağlanamadığını belirtti. “128 tıp fakültesinden kaçı kadavra sorunu yaşamıyor, sayıları bir elin parmaklarını geçmez” diyen Demiryürek, anatomi eğitiminin en önemli materyalinin kadavra olduğunu ve teknolojik çözümlerle bu eksikliğin tam anlamıyla giderilemeyeceğini vurguladı.
Bağış Sayıları Çok Düşük
Türkiye’de kadavra bağışının yetersiz olmasının en büyük nedeni dini hassasiyetler olarak gösteriliyor. Ancak Prof. Dr. Demiryürek, İslam dininde kadavra bağışına engel olmadığını ve hatta bunun bir iyilik olarak değerlendirildiğini belirtti. "Beden bağışında bulunan kişilerin istekleri doğrultusunda, kullanım süresi dolduğunda veda törenleri düzenliyoruz. ‘Bağışlayın, bedeniniz tıp eğitiminde yaşasın’ mottosuyla daha fazla farkındalık oluşturulmalı” dedi.
Maketle Eğitim Yetersiz Kalıyor
Öğrenciler de bu sorunun doğrudan etkilerini yaşıyor. Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde dördüncü sınıfta okuyan bir öğrenci, dört yıl boyunca sadece bir kadavra üzerinde çalışabildiğini belirterek, “160 kişilik sınıfa tek bir kadavra düşüyordu ve bu kadavra Amerika’dan ithal edilmişti. Maketlerle yapılan eğitim yeterli değil, gerçek bir hastayla karşılaştığımızda bağlantıyı kurmak zorlaşıyor” dedi.