Ancak Ülker, Prof. Dr. Canan Karatay’a başvurduktan sonra farklı bir tedavi süreci izlemeye başladı. Karatay, Ülker’in ameliyat yerine yaşam tarzını değiştirmesi gerektiğini ve bol tuz tüketmesini önerdi. Bunun ardından Ülker’e böbrek yetmezliği teşhisi kondu ve böbrek nakli yapıldı. Sürecin sonunda Ülker, kanser tedavisi gördükten sonra 8 Kasım 2024’te hayatını kaybetti.
Hukuki Süreç Başladı
Ülker, böbrek yetmezliği tanısı konulduktan sonra Prof. Dr. Canan Karatay ve çalıştığı hastaneyi suçlayarak dava açtı. İstanbul Anadolu 4. Tüketici Mahkemesi’nde görülen davada Karatay, “Hastayı 4 yıldır görmedim ve önerilerim hastanın sağlığını iyileştirdi” diyerek suçlamaları reddetti. Karatay’ın savunmasında, “Şeker hastası olduğu için yaşam tarzı değişikliği önerdim ve hastanın sağlık değerleri düzelmişti” ifadeleri dikkat çekti.
Şikayet Dilekçesi ve İddialar
Davacı Ülker, şikayet dilekçesinde, Karatay’ın modern tıbbı göz ardı ettiğini ve yanlış tedavi yöntemleriyle sağlık durumunu daha kötü hale getirdiğini öne sürdü. Dilekçede, Ülker’in bypass ameliyatından vazgeçip ilaçlarını bıraktığı, bunun sonucunda ağır engellilik durumu yaşadığı ve çalışma gücünü kaybettiği belirtildi.
Hastane ve Doktor Tarafından Yapılan Savunmalar
Davalı hastane avukatı, sorumluluğun Karatay’ın tavsiyelerine uyan Ülker’de olduğunu belirterek, “Müvekkil hastane herhangi bir organizasyon hatası yapmamıştır” dedi. Karatay ise yöntemlerinin bilimsel olduğunu savundu ve hastanın alkol kullanımı gibi diğer faktörlerin hastalığına katkıda bulunduğunu ifade etti.
Duruşma Ertelendi
Mahkeme, dosyada eksikliklerin giderilmesi gerektiğini belirterek duruşmayı 25 Nisan 2025 tarihine erteledi. Adli Tıp Kurumu’nun hazırlayacağı rapor davanın seyrini belirleyecek.
Karatay’dan Açıklamalar
Duruşma sonrası konuşan Karatay, “Ben halk sağlığı için mücadele ediyorum. Tuz, kırmızı et ve yumurta yürüyüşleriyle farkındalık yaratmaya çalışıyorum” diyerek kendini savundu.