Kaymak’ın vasiyeti üzerine bedeni, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne kadavra olarak bağışlandı.
Mesleğini İnsanlığa Adadı
1935 yılında İstanbul’da doğan Erol Kaymak, 1960’ta İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. Almanya’da cerrahi ihtisasını tamamladıktan sonra Türkiye’ye dönen Kaymak, İzmir’de çeşitli kamu hastanelerinde görev yaptı. 2000 yılında emekli olan Kaymak, meslek hayatı boyunca hem hastalarına şifa verdi hem de genç doktorların yetişmesine öncülük etti.
“Öğrencilere Faydam Olsun” Diyerek Vasiyet Bıraktı
5 Nisan’da hayatını kaybeden Kaymak, daha hayattayken bedenini bilimsel çalışmalarda kullanılmak üzere bağışlayacağını ailesine sık sık dile getiriyordu. Kızı Ceylan Kaymak da babasının bu isteğini yerine getirerek, cenazeyi Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı’na teslim etti.
Ceylan Kaymak: “Hala ışık olmaya devam edecek”
Babasıyla gurur duyduğunu belirten Ceylan Kaymak, “Asistanlık yıllarında kemik bulamadıklarını, plastik modellerle çalışmak zorunda kaldıklarını anlatırdı. O yüzden kadavra bağışının önemine hep dikkat çekerdi. ‘Ben bağışlayacağım, anneni de bağışlayın’ derdi. Şimdi o sözünü yerine getirdik. Ben de bağış yapacağım. Ölümünden sonra bile bilime katkı sunmaya devam ediyor” dedi.
İzmir’de Adını Duyan Herkes Tanır
Erol Kaymak’ın sadece mesleki başarılarıyla değil, insani duruşuyla da saygı gördüğünü belirten kızı, “İzmir’de onu tanımayan yok. Sayısız hayat kurtardı, pek çok meslektaşına ilham oldu. Şimdi de yeni nesil doktorların yetişmesine katkı sunacak. Onun için en büyük miras bu” diye konuştu.